- kalıpsız
- 1. fez which has lost its shape. 2. ungainly, dowdy. - kıyafetsiz small and unprepossessing (man).
Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.
Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.
kalıpsız — sf. 1) Kalıplanmamış olan 2) mec. Biçimsiz, düzgün olmayan Kalıpsız kırmızı büyük fesi, tıpkı bir ibik gibi duruyordu. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler kalıpsız kıyafetsiz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalıpsız kıyafetsiz — sf. Gösterişsiz, bakımsız … Çağatay Osmanlı Sözlük
çelebi — is. 1) Bektaşi ve Mevlevi pirlerinin en büyüklerine verilen unvan 2) esk. Hristiyan tüccar Çelebi, tütün mü alacaksınız? 3) sf. Görgülü, terbiyeli, olgun (kimse) Yeleği gümüş köstekli, fesi kalıpsız, orta yaşlı bir adamdı. Son derece Osmanlı ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıyafetsiz — sf. Kıyafeti düzgün olmayan, kılıksız Birleşik Sözler kalıpsız kıyafetsiz … Çağatay Osmanlı Sözlük